ANNA-3 Testi

ANNA-3 testi, kanda anti-nöronal nükleer antikor tip 3 (Anti-Neuronal Nuclear Antibody type 3) varlığını araştıran bir otoimmün antikor testidir. Bu test, vücudun sinir sistemine karşı geliştirdiği anormal bağışıklık yanıtlarını saptamak için yapılır. Özellikle paraneoplastik nörolojik sendromlar (PNS) olarak bilinen, kanserle ilişkili sinir sistemi hastalıklarının tanısında önemli bir yere sahiptir.
Bağışıklık sistemi normalde vücudu enfeksiyonlardan korur. Ancak bazı durumlarda kanser hücrelerine karşı gelişen bağışıklık yanıtı, yanlışlıkla beyin, omurilik veya periferik sinir dokularına da zarar verir. ANNA-3 antikoru, bu tür bir otoimmün nörolojik reaksiyonun göstergesidir.
ANNA-3 antikorlarının en sık ilişkili olduğu kanser türleri arasında akciğer kanserleri (özellikle küçük hücreli akciğer karsinomu) bulunur. Bu test, genellikle ELISA, IFA (İmmünofloresan) veya CLIA (Kemilüminesans) yöntemleriyle çalışılır ve kanda bu antikorların varlığı araştırılır.
Sonuç olarak ANNA-3 testi, erken dönemde sinir sistemi tutulumu ve kanser ilişkili bağışıklık bozukluklarını saptamakta önemli bir tanı aracıdır.

ANNA-3 testi, genellikle paraneoplastik sendromlardan şüphelenildiğinde veya açıklanamayan nörolojik bulgular olduğunda istenir.
Doktor bu testi şu durumlarda isteyebilir:

• Kas güçsüzlüğü, yutma güçlüğü, görme veya konuşma bozuklukları gibi nörolojik belirtiler varsa,

• Küçük hücreli akciğer kanseri, göğüs, yumurtalık veya timus tümörleri gibi kanserler mevcutsa,

• Beyin iltihabı (ensefalit) veya periferik nöropati gibi hastalıkların nedenini araştırmak gerekiyorsa.
  Bu test, sinir sistemine zarar veren otoimmün tepkileri erken fark etmek ve altta yatan olası kanseri tespit etmek için kullanılır.

ANNA-3 antikorunun pozitif veya yüksek bulunması, vücutta sinir sistemine karşı gelişmiş bir otoimmün yanıt olduğunu gösterir.
Bu durum genellikle paraneoplastik nörolojik sendromlar ile ilişkilidir ve çoğu zaman akciğer veya timus kaynaklı maligniteler ile bağlantılıdır.
Pozitif sonuç; beyin, omurilik veya periferik sinirlerde inflamasyon, denge bozukluğu, görme sorunları ve kognitif değişiklikler gibi nörolojik belirtilerle kendini gösterebilir.
Ancak tek başına yüksek ANNA-3 sonucu kanser tanısı koydurmaz; bu bulgu diğer görüntüleme ve biyopsi sonuçlarıyla birlikte değerlendirilir.

ANNA-3 testi negatif veya düşük bulunduğunda, vücutta bu antikorların tespit edilmediği anlamına gelir.
Bu durumda otoimmün nörolojik bir süreç veya paraneoplastik sendrom olasılığı düşüktür.
Ancak bazı hastalarda antikor düzeyleri erken dönemde düşük olabilir veya test edilen antikor türü farklı olabilir. Bu nedenle doktor, klinik tabloya göre gerekirse ANNA-1, ANNA-2, PCA veya Yo antikorları gibi diğer paraneoplastik belirteçleri de ister.
Düşük sonuç genellikle normal kabul edilir ve çoğu hastada sinir sistemiyle ilişkili otoimmün hastalık bulunmadığını gösterir.

ANNA-3 testi, genellikle damardan alınan bir kan örneği ile yapılır.
Numune sarı kapaklı serum tüpüne alınır ve laboratuvarda özel immünolojik yöntemlerle analiz edilir.
Test için genellikle açlık gerekmez, ancak doktorun önerisine göre sabah saatlerinde kan alınması tercih edilebilir.
Kan alma işlemi kısa sürede tamamlanır ve ağrısızdır. İşlem sonrası kişi normal yaşamına devam edebilir.
Laboratuvarda serum örneği, ELISA, IFA veya CLIA yöntemleri ile analiz edilerek antikor varlığı araştırılır.

ANNA-3 testi genellikle 3–7 iş günü içinde sonuçlanır.
İmmünolojik analizler özel cihazlarla yapıldığı için bazı merkezlerde süre daha uzun olabilir. Acil durumlarda öncelikli çalışma talep edilebilir.